Ufak Tefek Cinayetler dizisi Türk televizyonlarında yayınlanan kaliteli dizilerden birisi. Elbette senaryo akışı gereği mantıklı bulmadığımız gidişatlar var. Ancak kurgusu, oyunculukları, sanat yönetmenliği, dekorları ve müzikleri itibari ile oldukça iyi bir dizi.

Karakterlerin hikayelerinde olduğu kadar jest ve mimiklerinin çalışılmasında da psikologlardan destek alındığını düşünüyoruz.

Bir kaç karakteri şemaları ile ele alabiliriz.

Tabi ki ilk sırada Merve karakteri var.

Merve;

Cezalandırıcı ve Acımasız bir karakter. Narsist bir tarafının da olduğunu söylemek çok yanlış olmaz sanırım. 

Karşısındakileri baskılamak amacı ile çok kontrolcü davranması, jest, mimik ve ses tonu ile hep önde duruşu en belirgin özelliklerinden. 

Bir de ne renk giyinirse tamamen o renge bürünüyor olması bütüncül tavrının dışa vurumu. 

Şiddet uyguladığı ve acımasız olduğu doğru. Ancak bu şiddeti dolaylı olarak uyguluyor. Yani düşmanını doğrudan hedefe koyup eline silah almıyor. 

Bu tavır erkek şiddeti ile kadın şiddeti arasındaki en belirgin fark. Erkek plansız ve kaba denecek bir şiddet dışavurumuna sahipken kadın daha planlı ve zihinsel örgüsü olan yöntemler deniyor. 

Sosyal medya üzerinde yaptığımız gözlemler Merve karakterinin nefret duyulan bir karakter olmadığını gösteriyor. Zekice planlar yapışı ve oyunculuk kalitesi açısından Arzu karakterine göre daha çok sevilen bir karakter.

Eski Türk film ve dizilerinde kötüler hiç sevilmezdi ve salt kötüydü. Ama artık kötülüğün de statüsü değişti.

Oya; 

Göründüğü kadarı ile Oya Kendini Feda Etme şemasında. 

Alttan alma ile kendini tamamiyle teslim etme arasındaki çizgiyi zaman zaman aşıyor. Güçlü ve başarılı oluşu en önemli özelliği. Sürekli beyaz ve krem tonlarında giyinmesi ruhsal durumu hakkında ip ucu olabilir.

Oya ile ilgili bir diğer yaklaşımsa aslında "Narsist" özellikler gösterdiği yönünde. Yani "ben o kadar iyi o kadar iyiyim ki çok net durumlarda bile hakkımı  savunarak sizin seviyenize inemem" alt mesajı ile bunu dışa vuruyor.

Kendisine ulu orta atılan iftiralara donuk bir ifade ile bakışı, yaptığı bütün iyilikleri gizleme çabası izleyiciler için zaman zaman itici bir görüntü oluşturabiliyor.

Karanlıktan aşırı derecede korkuyor oluşu geçmiş yaşantısında aldığı bir darbe ile ilgili olabilir. İntihar girişimi, ameliyat süreci ya da okuldan ayrıldıktan sonraki tecrid edilişi aklımıza gelen etmenlerden. 

Pelin;

Pelin açık bir şekilde Başkalarına Yönelimlilik özelliği gösteriyor. Kendi isteklerinden ziyade güdümü altına girdiği kişinin kölesi olacak düzeyde boyun eğici. 

Ancak güdümü altına gireceği kişiyi de özenle kendisi seçiyor. Birinci değil, kraliçe değil ama bu yolda emin adımlarla ilerlemeye çalışıyor.

Dizinin bir bölümünde Taylan'ın "Gel başka siteye taşınalım orada bir numara sen ol..." demesi Taylan'ın da Pelin'i çözdüğünün göstergesi.

Pelin, Merve'yi taklit etme ve onun yerine geçme duygusunu evdeki hizmetçiler ve kocası üzerinden yaşatmaya çalışıyor. Dizide hizmetçilere ve kocasına en sert davranan karakter Pelin karakteri. 

Taylan'ı kontrol ediş şekli ve tehditleri de oldukça sert.

Arzu;

Arzu sürekli olarak bir Kusurluluk ve Utanç durumunda. Pelin'deki bağımlı kişilik onda da var. Ancak anne olmanın verdiği duygusal durum onu Aşırı Sorumluluk şemasına itiyor. Oldukça sıradan ve spor giyinmeyi tercih ediyor.

Arzu'nun başına gelenler çok yaygın bir aile sorunsalı; finansal veya akademik açıdan gelişen erkek ile ev hanımlığına hiç ara vermeden devam eden kadın ilişkisi...

Bu ilişki türünde finansal olarak gelişen erkek çok farklı sosyal çevrelere girip çıkarken kadın evliliğin ilk yıllarındaki durumunda kalıyor. Zaman geçtikçe erkeğin dünyaya bakışı farklılaşıyor. Paranın da etkisi ile duygusal kontrolünü kaybediyor. Bu kontrolsüzlük aldatmaya yol açıyor. 

Bu sırada Arzu karakteri temiz duygulara sahip fedakar bir ev kadını durumunda. O kadar fedakar ki kendi ile hiç ilgilenmiyor. Diğer kadın karakterlerden daha bakımsız ve daha az sorun çıkaran bir görüntüsü var.

Evi çekip çeviriyor. Kocasının iş başarısına evdeki düzenle katkı sağlıyor. Ancak Mehmet'in bu fedakarlıkları hiç hak etmediğini görmüş oluyoruz.

Serhan;

Güçlü olmasına rağmen "Güçlü Görünme" çabasını da elden hiç bırakmıyor. Geçmiş yaşantısı ona Terk edilme ve Duygusal Yoksunluk şemasını hediye etmiş gibi...

Oya ile olan duygusal ilişkisi belli bir boşluğu gün yüzüne seriyor. Annesi tarafından terk edilmiş olan Serhan Oya ile anne şefkatine benzer bir duygusal ilişki yaşıyor. Anneyi "iyi anne ve kötü anne" olarak zihninde kodlamış. Oya "iyi anne" Merve ise "kötü anne" karakterini temsil ediyor.

Oya ile kuş yuvası tasarlayıp eve döndüğünde Merve'nin kuşları kaçırmak için tel ördürdüğüne şahit oluyor. Ve bu durumu Oya'nın "doğru insan" olduğu yönünde mesaj olarak algılıyor.

Serhan yine de Merve ile birlikte olmuş. Yani kızına karşı bu kadar iyimser tatlı bir baba profili çizen Serhan, Merve gibi bir "acımasızla" birlikte. Çünkü Merve güçlü ve Serhan'ın en çok ihtiyaç duyduğu şey güç.

Serhan'ın Oya ile olan ilişkisi Mehmet-Burcu ilişkisi kadar eleştirilmiyor ve göze batmıyor. Aslında ikisi de aldatma. Serhan'ın aldatması daha duygusal ve aşk temelli iken Mehmet'in  aldatması çok daha dürtüsel ve hormonel olarak işlenmiş.

Bu arada Serhan'ın Oya ile görüştükten sonra eve geldiğinde Merve'ye daha nazik ve duygusal olarak daha yakın davranmasına "aşırı telafi davranışı" deniyor. 

Aldatma olayının dizide veriliş şekli de duygularımızı etkiliyor olabilir. Serhan-Oya ilişkisindeki ses ve ışık katkılarıyla yüzlerde bir gülücük dahi oluşturabiliyor. Ayrıca ikisinin de toplumsal olarak kabul gören "güzel" olma durumu daha telafi edilebilir bir durum oluşturuyor.

Ama yine de aldatma aldatmadır...

Taylan;

Sosyal medyadan takip ettiğimiz kadarı ile erkeklerin bir kısmının çok sevdiği ama kadınların çok nefret ettiği bir karakter. Ne iş yaptığı meçhul. Yetersiz Öz Denetim şeması olabilir. Kendine bakma konusunda yönlendirilmeye ihtiyacı var. Zayıf karakteri sebebi ile çabuk boyun eğen ve gizli saklı yaşamaya çalışan bir karakter.

Erkeklerin mücadele söz konusu iken "savaş ya da kaç" dürtüsü devreye girer. Taylan "kaç" eylemini benimsemiş. 

Kadınların ise "savaş ya da arkadaş ol" dürtüsü var. Pelin "arkadaş ol" eylemini seçip konumunu koruyor. 

Taylan da Pelin'i kendine siper ederek bu konumdan faydalanıyor. Taylan "aldatmak isteyip aldatmaya cesareti olmayan" karakterleri temsil ediyor.

Mehmet'le olan diyaloglarında " abi çok iyisin" "abi kendini hiç bozma" gibi söylemleri bu duygusunun dışa vurumu.

Mehmet;

Arzu ve Serhan başlıklarında kendisinden biraz bahsettik. Zamanla zenginleşip yoldan çıkan sevimsiz ve yalancı bir karakter.

Ama daha önemlisi o da narsistik özelliklere sahip. Birlikte olduğu kadınla "kendi kimliğini" inşa ediyor. Yani "genç ve güzel bir kadınla olmam demek hala değerli olmam demek" düşüncesine sahip.

Ancak Arzu'dan kopuş da ona iyi gelmiyor. Fırsay verilse iki ilişkiyi birden yürütür. Çünkü Arzu onun hayatını kolaylaştıran, çocuklarına bakan, düzene sokan kişi. Burcu ise yaşamsal tatminlerini sağlıyor.

Burcu ile geçirdiği zamanlarda yaşadığı pişmanlık zaman zaman dile geliyor. Evden çıkarken, "Allah'a ısmarladık demeyecek misin?" deyişi ya da evin dağınıklığına bakarak iç çekişi bunlardan bazılar.

 

Burcu;

Dürtüsel, aç gözlü ve benlik algısı düşük olan bir karakter. 

Mehmet'in zayıf noktalarını kullanarak konumunu güçlendirme çabasında. Zengin bir muhitte sürekli olarak bulunmak hedeflerine ulaşması için acımasız olmayı öğretmiş ona.

"Onlarda varsa bende de olacak" duygusuyla acımasızlıkta sınır tanımıyor. Tabi bu telaşlı hali hatalar yapmasına da sebep oluyor.

Okul Aile Birliği Kadınları;

Tamamen bağımlı ve öz denetimleri olmayan bir grup. Kendilerini kimin yanında güvende hissediyorlarsa hemen onun yanında yer alıyorlar. Korkak, muhakeme yeteneği olmayan, çabuk gaza gelen ve yönetilmesi kolay bir insan grubu. 

---------------

Hayat Psikoloji, Randevu ve Bilgi İçin 0212 660 51 35

 

Wisc 4 Nedir?

Çocuk Danışmanlığı

Çift ve Aile Terapisi

DİNLE