Düşünmeyi öğrenmeden tartışmayı öğrenemiyor insan. Kavga gürültü eksik olmuyor hayatından. 

Düşünebilme yetilerinizi de öğrenerek geliştirebilirsiniz. Bilim insanları bu işe kafa yormuş. Özellikle akademik çalışmalar ve projeler yürüten gruplar için zihni rahatlatıcı sistemler geliştirmişler.

Bunlara genel olarak da "Desing Thinking" demişler. Türkçe bir karşılığı henüz olmadığı için ben bir çeviri yaptım; "Düşünce Tasarımı"

Sonra da bu düşüncelerin yaşayabileceği bir oda tasarımı geliştirmişler. Bu odalara da "Thinking Room" demişler.

Prensip çok basit; "düşüncenizi ya da projenizi dış dünyaya taşıyabilecek nesnel imkanlar oluşturmak..." Ben bu tasarım için de basit bir tercüme yaptım sizler için, "Düşünce Odası"...

Düşünmek ve üretmek için bir araya gelmiş kişi ya da grupların buluşma noktası Düşünme Odaları. Oturma şekli, yazma kolaylığı, paylaşım için gerekli bütün araçlar, huzur veren renkler derken "sen çalışasın diye daha ne yapayım?" dedirtecek her şey bu odalarda.

Sevgili gençler, ders çalışma konsantrasyonunuz yoksa ve aileniz size yukarıdaki cümleyi kuruyorsa hemen Google görseller kısmından "Thinking Room" ları açıp gösterin onlara.

Desing Thinking'le ilgili makalelere de göz atmakta fayda var. Ben sizin için Harvard Business Review'den bir makale ekledim linke.

Siz de çevrenizle bu bilgiyi paylaşın. Özellikle bir çok kavganın çıktığı öğrenci kulüplerine mutlaka iletin. Eğer amaç üretmekse buna gönül vermiş grupların zaman kaybına, kavgaya gürültüye vakti yok. Bir an önce harekete geçmek lazım. Üretim derken aklınıza sadece teknik bilimler ve fen bilimleri gelmesin. Sosyal bilimleri de bu kapsama rahatlıkla dahil edebiliriz. Mesela neden bir grup genç psikolog bir araya gelip yeni terapi yöntemleri geliştirmesin?

İç mimarlara da çok iş düşüyor bu konuda. Eğer bir üniversitenin kurulumunda iseniz lütfen verimlilik için gereken bütün ayrıntılara dikkat edin. Psikologlardan destek alın. Öyle kampüsler yapın ki öğrenci oradan çıkmak istemesin. Sadece kantinlerinden kafelerinden değil; kütüphanelerinden de çıkmak istemesin.

Keşke bu tür merkezleri kurarken kantinci arkadaşların kazanma iç güdüsü ile yaptığı incelikleri öğrencileri kazanma iç güdüsü ile biz de yapabilsek...

Emin olun daha güzel işler, daha sağlıklı projeler üretebiliriz. 

Toplumun entelektüel birikimine katkı sağlamak amacı ile yola çıkan herkese selam olsun.