Kıskançlık türü ve biçimi açısından eşit yaratılmamıştır. Bazıları gerçekten kaçınılmaz ve ahlaken zararsızdır, ama bazıları da yıkıcı ve salgın hastalık gibi kaçınılması gereken türdendir. Ne var ki kıskançlıkla ilgili yapılan açıklamalar bu iki tür arasındaki ayrımı yapmamızı pek sağlamaktadır. Genellikle de kıskançlık ikinci şekli ile tanım bulmaktadır. Devamı için tıklayın.
Kişisel, sosyal ilişkilerimizin sağlıklı, sevecen ya da değerli olması her zaman mümkün olmaya bilir hatta zarar verici, çekişmeli ve incitici de olabilirler. Kişisel ilişki içerisinde olduğum insanlarla birlikte zaman geçirmek, onları mutlu etmek ve onların çıkarlarını gözetmeyi isteyebilirim ya da onlardan kendimi sakınabilir, çıkarlarını da kısıtlayabilir ve belki onları kötü duruma düşürebilirim de. Çünkü onlarla yakın değilizdir ve bu ilişkiler yeterince değerli değildir. Yakınlık içermeyen bir ilişkide çiftler bir birlerinin çıkarlarını kollamak istemezler. Bu ancak bir birinden nefret eden iki insanın tipik durumudur. Devamı için tıklayın.
Uzun süreli ilişkiler gevşediğinde ya da bittiğinde, insanlar genellikle “Ne oldu?” diye sorar. Bu durumu soruşturmamızın, didiklememizin nedenleri neler olabilir? Bitmek üzere olan ilişkiyi tamir etme çabası mı, benzer bir sorunla karşılaşmamak için sorun saptama çabası mı yoksa orta da dönüp duran katmerlenmiş dedikodulara katılma isteğimiz mi? Devamı için tıklayın.
Toplumumuzda bir başkasına bağlanmanın özel bir biçimi de evliliktir. İnsanların yakınlarına bağlı olması gerektiği fikri de genellikle evlilikle ilişkilendirilir. Ancak günümüzde her hangi birine iyi giden bir evlilik bilip bilmediğini sorarsanız alaycı bir ifadeyle gözlerini devirerek ya da omuz silkerek yanıt verecektir. Boşanma oranlarına şöyle bir göz atmak aramızdaki en iyimser olanlarımızı bile tedirgin edecek düzeye ulaştığını görebiliriz. Devamı için tıklayın.
Eğer çiftlerin onları neyin bir araya getirdiği, kırgınlık ve hayal kırıklığına rağmen onları nelerin bir arada tutuğuna ilişkin görüşlerini umursamazsak çiftlere yönelik etkin terapiler geliştirmeyi nasıl umut edebiliriz ki? Devamı için tıklayın.
Anne ve babanın varlığı diğer kişilerce harekete geçirilmeyen ilkel ve çalkantılı duyguları kaçınılmaz olarak harekete geçirir. Bu kuşlar dünyasında bile böyledir. Devamı için tıklayın.
Gerçek samimiyet ise farklı renkte bir ilişkidir. Çoğumuz hayatımızı, düşüncelerimizi, korkularımızı ve özlemlerimizi paylaştığımız samimi ve içten ilişkiler kurmayız. Devamı için tıklayın.
Evlilik iki yetişkin arasında yapılan bir anlaşma, bir sözleşme olarak görülür. Evlilikle birlikte her iki taraf içinde yeni bir dönem başlamıştır. Devamı için tıklayın.